Birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü asırlarda Zalikus Roma’nındı. Dördüncü asrın sonlarında Bizans’ındır. Beşinci, altıncı, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onuncu asırlarda Zaliküs, Bizans’ın eline geçmiştir. On birinci asırda Danişmendiler Bizanslılardan Zaliküs’ü almışlardır. Alan ise Ahmet Gazi’nin kumandanı Süleyman Bey’dir. (1072) Ahmet Gazi Zalikus adını değiştirerek, Tralköy adını koymuştur. 1183’te Tralköy adı kaldırılmış yerine Uluköy adı verilmiştir.
1308 tarihinde Selçuklu hükümeti yıkılarak yerinde İlhanı Devleti kurulur. İlhanlı Devletinin büyük hükümdarı Bahadır Han, Uluköy adını beğenmeyerek, ismini değiştirerek buraya Alaçam adını koymuştur. (1365)
138’de kurulmuştur. Merkezi Sivas’tır. Kadı Burhanettin Canik taraflarına sefer yaptığı sıralarda Alaçam’ıda ele geçirmiştir.
Kadı Burhanettin ile Yıldırım Beyazıt, Çorum’un Kırk Dilim ovasında yaptıkları savaşta Yıldırım Beyazıt yenilmiştir. Fakat Ak Koyunlu, Sivas Harbinde Kadı’yı öldürünce Yıldırım oğlu Çelebi Mehmet’i acele Sivas’a göndererek Ak Koyunlu’yu mağlûp ettirmiştir. Savaş sonucunda Kadı’nın bütün memleketleri ele geçirilince, Alaçam’da Osmanlı Devleti’nin eline geçmiştir.
Sinop’ta bulunan İsfendiyar Oğulları Osmanlılarla iyi geçinmeleri sayesinde Sinop’u Bafra'yı, Alaçam’ı ellerinde tutarlar. Daha sonraları Çelebi Sultan Mehmet Canik taraflarına sefer düzenleyerek, İsfendiyar Hükümetine son vererek Alaçam’ı ele geçirmiştir.
Sinop ve Samsun çevresi Candar Oğuları’nın eline geçmiştir.
Bafra ve Alaçam'a hâkim olmuştur.
İsmail Bey en sonunda Sultan II. Murat’a Alaçam’ı ve memleketlerini vermek zorunda kalır. Alaçam Osmanlı idaresine geçmiştir. Alaçam o tarihten itibaren Osmanlı idaresinde ve sonunda Türkiye Cumhuriyetinin bir parçası olmuştur.
Başbakanlık Osmanlı Arşivinde bulduğumuz belgeye göre, Alaçam ve çevresinde 1888 yılında (H. 1306) vuku bulan olay şöyledir:
Rusya’dan Laz sandallarıyla Alaçam ve Bafra arasına kaçak tuz getirilmektedir. Kaçakçılar ile Kolcular (muhafız) arasında sık sık çatışmalar olmaktadır. Bir defasında Gümenus (Yakakent) sahiline üç adet sandalla yanaşan kaçakçılar, burada Rusya’dan getirdikleri tuzu satmaya çalışırlar. Bu durumu gören kolcularla kaçakçılar arasında çıkan çatışmada can kaybı yaşanmıştır.
Bu olaylar üzerine Bahriye Nezareti’nce (Deniz Bakanlığı), kaçakçılığın önlenmesi için Karadeniz sahillerinde karakol vazifesi görecek bir vapur tahsis edilmiştir.
Meclis-i Vükela müzakeratına mahsus zabıt varakasıdır.Zabıtname-i refhi
Tarihi (Arabi 1306 safer ) ( rumi 1305 )
Hazır Bulunan Zevât-ı Fihamın samisi(isimleri)
Cild rakamı
Mecli-i Küşadi
Müzakere olunan mevade mütesalık varakanın nev’iyle hülâsa-i meâli ve Bâb-ı Ali Evrak Odasınca olan numarasıVe meclis-i havalisi tarihi ve melfukatı kaç kıt’a olduğunaNev’i – aded-i melfukatı – Evrak Odası numarası– tarihi havalisi (arabi – rumi)
Hülasa-i meâli
Alaçam ile Bafra arasında vaki’ Gümenus sahiline yanaşmış olan üç kıt’a Laz sandalı taifesinin Rusya’dan getirdikleri kaçak tuzu satmakta bulundukları hâle tesadüf eden Reji ve Rüsûm-ı sitte kolcularıyla vaki’ olan müdarebelerinde kolculardan bir ve ahaliden bir ve ale’t tahmin taifelerden dahi üç neferin telef olduğuna dair Samsun Liman reisinden alınan telgrafnamenin leffiyle Bahriye Nezaret-i Celilesinin tezkiresi kıraat edildi.
Kararı
Kaçak takibatından dolayı kolcular ile kaçakçılar beyninde tahaddüs etmekte olan münazaat ekseriya her iki taraftan telefat vuku-u misüllü ahvâli müteessifeyi müntic olması cihetiyle bu babda tedâbir-i mânia-i mukteziye derece-i vucûbda idüğünden ve kaçak takibâtında kullanmak üzere mukaddema duyun-u umumiye idaresince bi’l-mübayaa Tersane-i Amire’ye terk olunan vapur hakkında müteallik bulunan irade-i seniyye üzerine arz ve takdim olunan 1306 tarihli tezkire-i hususi de dahi mühr olduğuna dahiyle zikrolunan vapur Karadeniz’de Karakol vazifesini i’fa idecek beraberkaçakçılığın …. Vuku’una dikkat edecek ve masarıfı dahi Daire-i Bahriyece şöyle olacağı gibi Sinop vapur…… Kolcularıyla kaçakçılığa ……vukuatin men’i tekrarı için ya bu vapurun veyahut Tersane-i Âmire’ce tensib edilecek diğer bir vapurun kaçak takibâtına istihzamı muvafık …..ona göre iktiza-i halin ifasının Bahriye Nezaretine havalesiyle Duyun-u Umumiye idaresine mağlumat kılınan ba mazbata arz ve istizane kararlaştırıldı.
Bazı kelimelerin anlamları :
Beyn: arasında
Tahaddüs etmekte: meydana gelmekte
Ahvâli müteessifeyi müntic: üzülecek durumları netice verecek
Tedâbir-i mânia-i mukteziye: gerekli engel olacak tedbirler.
Reji İdaresi: Tekel İdaresi
Duyun-u Umumiye :Genel Borçlar İdaresi
Kaynak: Nihat YALDIZTarih Araştırmacısı